Yapı Kataloğu Mimarlar Rehberi Röportajları Spektrum Serisi x ML Mimarlık Dekorasyon
Kısaca kendinizden bahsedebilir misiniz?
Ben Emel Balcı, yüksek mimarım. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde eğitimimi tamamladıktan sonra 25 yılı aşkın süredir mimarlık ve iç mimarlık alanında projeler üretiyorum. Meslek hayatım boyunca hep şuna inandım: Bir mekân sadece “tasarlanmış” olmamalı; aynı zamanda orada yaşayanlara ilham vermeli, onlara dokunmalı. Bu bakış açısı, bugün yaptığım her işin merkezinde yer alıyor.
ML Mimarlık Dekorasyon’un kuruluş hikâyesini anlatabilir misiniz?
ML Mimarlık Dekorasyon’u 2010 yılında kurdum. Amacım, yalnızca estetik açıdan güçlü mekânlar yaratmak değildi; insanların yaşam biçimlerine ve ihtiyaçlarına dokunan, ruhu olan mekânlar üretmekti. Bugün ML, sadece bir tasarım ofisi değil, her projesinde “yaşamı dönüştürme” hedefiyle çalışan bir mimarlık atölyesi gibi.
“Touching” adını verdiğiniz yaklaşımınız nasıl ortaya çıktı? Bu yöntemin arkasındaki ihtiyaç/motivasyon neydi?
Touching, kullanıcıların mekânlarında büyük ve zahmetli tadilat süreçlerine girmeden de değişim yaşayabileceklerini fark etmemle ortaya çıktı. İnsanların hayalini kurduğu taze bir enerji, yeni bir ruh… Bunu uzun ve yorucu bir sürece gerek kalmadan, hızlı ve pratik bir yöntemle nasıl yapabiliriz sorusunun cevabı “Touching” oldu.
Touching yöntemini biraz daha açabilir misiniz? Mekânlarda ne tür dönüşümler sağlıyor, hangi adımlardan oluşuyor?
Touching, kısa zamanda minimum maliyetle doğru dokunuşlar ve seçimlerle mekânı adeta sıfırdan yapılmış gibi hissettiren bir dönüşüm yöntemi.
Tüm imalatlar mekân dışında hazırlanıyor, uygulama ise sadece 1–2 gün içinde tamamlanıyor. Böylece kullanıcılar haftalarca usta, gürültü, toz ve kokuyla uğraşmak zorunda kalmadan yepyeni bir mekâna kavuşuyor. Bu yöntemin öne çıkan avantajları:
- Zamandan tasarruf: Mekân yalnızca 1–2 günde yenileniyor.
- Konfor: Gürültü, koku ve ustalarla muhataplık ortadan kalkıyor.
- Entegrasyon: Var olan mobilya ya da objeler, yeni tasarıma ilham vererek entegre ediliyor.
- Ekonomik avantaj: Sıfırdan yapılan projelere göre çok daha maliyet dostu.
- Enerji: Mekân, sanki baştan aşağı yenilenmiş gibi yeni bir ruh kazanıyor.
Kısacası “Touching”, “küçük dokunuşlarla büyük etki yaratma” sanatı.
Bu yaklaşımın klasik projelerinden farkı nedir? Size göre kullanıcıya ne tür avantajlar sunuyor?
Klasik projelerde süreç hem uzun hem yorucudur. Touching’in farkı, kullanıcıyı hayatın akışından koparmadan, çok kısa sürede dönüşüm sağlaması. Bir sabah evden çıkıp işinize gidiyorsunuz, akşam döndüğünüzde yepyeni bir eve adım atıyorsunuz… İşte o sürpriz ve heyecan, “Touching”in en özel yanı.
Touching yöntemi üzerinden baktığınızda, bugün mimarlık/dekorasyon alanında sizi en çok heyecanlandıran ve en çok zorlayan noktalar neler?
Beni en çok heyecanlandıran şey, dönüşümün kullanıcı üzerinde yarattığı etki. Çünkü bir mekân doğru şekilde dönüştüğünde, sadece estetik olarak değil, duygusal olarak da hayat değişiyor. İnsanların gözlerindeki o ışıltıyı görmek benim için en büyük motivasyon. Zorlayıcı taraf ise, hızla değişen trendlerin ve yüzeysel yaklaşımların baskın olması. Oysa asıl değer, göze hitap eden değil, kalbe dokunan mekânlarda.
Son olarak, ML Mimarlık Dekorasyon ve Touching’in geleceğe dair planlarını öğrenmek isteriz. Önümüzdeki dönemde nasıl projeler hayal ediyorsunuz?
Önümüzdeki dönemde “Touching”i özellikle ofis ve ticari projelerde daha fazla hayata geçirmek istiyorum. Çünkü iş hayatında mekânın motivasyon, verimlilik ve hatta marka kimliği üzerindeki etkisini birebir görüyorum.
ML Mimarlık Dekorasyon’un vizyonu, seçici ve özgün projelerle sadece Türkiye’de değil, yurtdışında da güçlü bir varlık göstermek. Hayalim; dokunuşlarımızın mekânların ötesine geçip, insanların yaşamlarına değer katması.