Bu yıl 31 Ekim - 12 Kasım tarihleri arasında Glasgow’da gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) bünyesinde düzenlenen COP26 İklim Konferansına Türkiye’nin de içinde bulunduğu 120’den fazla ülke katılım gösterdi.

Sürdürülebilir, temiz teknolojilerin ve yenilenebilir enerji sistemlerinin kullanılması, ormansızlaşmayı durdurmak, hava kirliliğini azaltmak gibi konular COP26 İklim Konferansında öne çıktı. Bu amaçlarla ortaya çıkan projelerden biri ise ecoLogicStudio tarafından COP26'nın yeşil bölge alanı içinde Glasgow Bilim Merkezi’nin önüne kurulan havayı temizleyen şişirilebilir Eko-Makine. Proje, havayı filtrelemek için yosun kullanan gömülü yeşil biyoreaktörlere sahip termoplastik poliüretan (TPU) ceplerden oluşan şişirilebilir bir yapı olarak tasarlandı. 

ecoLogicStudio'nun yapısı kabarcık içindeki hava kalitesini, rüzgarı ve kurulumla etkileşime giren kişilerin neden olduğu titreşimleri algılar. Bu cihazlar, alg fotosentezini destekler ve böylece duyarlı yapısı ile havayı temizler. Başka bir deyişle, bu biyo-dijital organizma, ne kadar çok insan oynar ve balonun içinde zıplarsa havanın o kadar temiz olduğu yeni bir tür ortak yaşam sunar.

Londra merkezli stüdyo bu proje ile ziyaretçileri ve özellikle çocukları mikroalg kültürlerinin hava temizleme yeteneklerini doğrudan deneyimlemeye davet ediyor. Organik yapının oyuncu ve yumuşak karakteri, içerdiği biyoteknolojinin doğrudan bir oluşumu olarak hizmet ederken, devasa, zıplayan bir denizanasını andırıyor.

Havayı temizleyen Eko-Makine 6.000 litre su içerir, 200 litre canlı klorella kültürünü destekler ve her dakika 100 litre kirli şehir havasını filtreler. Hava ve su basınçları, sadece 0,5 mm kalınlığında ve tüm yapının ağırlık olarak sadece %5'ini ve hacim olarak %1'ini oluşturan bir TPU membranı ile çevrelenmiştir. Yapının gücü, üç boyutlu hücresel organizasyonundan kaynaklanmaktadır. Eko-Makine yaratılırken şişirilebilir yapıların geleneksel özellikleri de araştırılmıştır. 

Eko-Makine yapısı, hava temizleme özelliği, olağanüstü rüzgar direnci ve kolay yerleştirilebilir yapısı ile duyarlı bir sistem olarak karşımıza çıkıyor. Dış çeperin hafifliği, onu düşük karbonlu hale getirirken, nakliye, kurulum ve sökme ile ilgili emisyonları da en aza indiriyor.

Bu blog yazısı Yapı Kataloğu İçerik Ekibi tarafından DKM İnşaat firması için hazırlanmıştır.